29 Temmuz 2019 Pazartesi

N'in muhteşem doğumgünüsü! / Şile'de ne yapmalı?

Selamlar pek sevgili okuyucularımız. Nasılsınız?
Size adam akıllı bir yazı yazmak amacıyla başladım bugün ama sonradan ne hale gelir bilemiyorum.

Blogda çok bahsetmemiş olabiliriz ama 9 Haziran N 'in doğumgünü idi. Anlık işlerin insanları olan taş kağıt makas ekibimiz de anlık bir şekilde bir Şile kaçamağı düzenledi.İnanabiliyor musunuz bu sefer başardık. Başımıza çok da bir şey gelmeden efsane bir Şile kaçamağı geçirdik ki biz inanamadık.Belki de bu asssla Medine'ye varamama durumumuzu kırmışızdır ha, ne dersiniz?

Şimdi ne yaptık nasıl yaptık niye yaptık, bunu anlatmaya geçelim. Her şey 7 Haziran günü Gamga ve benim -Öz- adı panda olacak arkadaşımızla buluşmamızla başladı. Pazar günü N'in doğumgününde ne yapalım, ne hediye alalım diye düşünürken dedik tatile gidelim, N'e de tatil almış oluruz. Hemen tatil mekanı ve kalacak yer arayışına girdik. Adalara baktık önce ama bize uygun bir yer bulamadık. Şile'ye baktık ve Airbnb de tam bize uygun tatlış mı tatlış bir ev bulduk. Hem de yarın boş! Bunu bir işaret olarak algılayıp sadece 5 dk düşündük ve evi tuttuk.

Ama asıl sorunumuz şuydu ki N YOK! ANKARA'DA !

Doğum gününü gıyabında kutlamak istemediğimiz için onun da gelmesi lazım :D Sonra hemen N'i aradık dedik böyle böyle biz ev tuttuk.(Evet, tuttuktan sonra haber verdik ne var?) Plana göre N cumartesi sabahtan uçağa binecek, inince de direkt Şile'ye geçecek. Biraz mırın kırın etmesine rağmen onu ikna etme işini Gamga'ya bırakıp saldık. Ben de hemen bize bir yol güzergahı çıkardım. Hemmen alışverişe çıktık. Mayo pareo derken alacağımızı alıp evlere geçtik.

8 HAZİRAN CUMARTESİ
Sabahın köründe uyanıp tası tarağı topladım. Assssla sığamadım sırt çantamı bir şekilde kapattım. Metro marmaray metro otobüs güzergahını dünden kurmuştum. O yüzden erkenden metroya koştum. Marmarayda da Panda ve Gamga ile buluştum. Hemen metroya atladık ve otobüse bineceğimiz yere geldik. Şile otobüsüne (130) bindik ve TAM 1 SAAT ayakta gittik. Veeeee sonunda Şile'deyizzzzz....
Bu arada yolda hiç almak istemediğimiz bir haber aldık. N UÇAĞI KAÇIRMIŞ. Bu yüzden bize birkaç saat geç katılacaktı. Olsun dedik neyse, moralimizi bozmayalım. İndiğimiz yerde iett dışında normal otobüsler olduğunu farkettik ve belki yer kalmaz diye hemen yarın dönüş için biletimizi de aldık. Sonra da fıtı fıtı evimize doğru yürümeye başladık.
Evimizin balkonu
Şile zaten çok küçük bir yer ve nereden nereye yürürseniz yürüyün eninde sonunda varmak istediğiniz yere varıyorsunuz. Biz de evimize vardık.
Ev sahibimizle tanıştık. Eşyalarımızı yerleştirip üstümüzü de değiştirince attık yine kendimizi dışarı. Amaç : denize girmek! Şile kalesinin dibinde denize giren insanlar gördük.
Şile Kalesi
Uzaklaşmayalım fazla diye biz de orada girmeye karar verdik. Gamga ve Panda önden girdiler. Ben de yanlarına gideyim diye tam girdim ki bir de ne göreyim. DENİZ ANASI SÜRÜSÜ! Ama size bu olayın vehametini anlamanız için önce bir dipnot vereyim ki ben her türlü deniz canlısı ve kara haşeratına karşı hem tikliyim hem alerjiğim. Zamanında bir deniz anasının bana dokunmasıyla davul gibi şişmiştim. O yüzden denizde kalma sürem aşağı yukarı 10 dakika anca sürmüştür, hemen koşarak kaçtım. Gamga ve Panda da farkedince çok kalamadılar zaten ve çıkıp N'i almaya gidelim dedik. N'i aldık, market alışverişi yaptık, evde yemeğimizi yedik. Gamga'nın yeni plaj araştırmalarından sonra Uzunkum'u bulduk. Atladık taksiye Uzunkum'a gittik. Allah'ım hem korkuyorum denizanası vardır diye hem de girmek istiyorum o kadar yol geldik. Sonra denize girdim ve her şey o kadar güzelleşti ki.
Deniz tertemiz, karadenizden beklenmeyecek kadar sakin, suyun dibi görünüyor. Bir de plajın en sonuna kadar yürüdüğümüz için insanı az.

Uzunkum Plajı
Denizde yüze yayıla akşam ettik ve çıkıp eve geçtik. Her yerden her yere taksiyle gittik çünkü Şile'de nereye giderseniz gidin 10 TL tutuyor. Neyse evde duşumuzu aldıktan sonra çıkalım akşam yemeğini dışarıda yiyelim dedik ve acılarım tekrar başladı. Dostlarım ben balık pek sevmem. Benim gibi biri için Şile yemek açısından kabus gibi. Nereye bakarsanız balık restoranı olan bir yer. Saçma sapan bir yere gittik, pahalı ve sıfır hizmet bir yer. (Mekan isimleri sonradan bakılıp eklendi, Artane Balık Şile) Orada bir şeyler atıştırdık daha sonra da bir kahve içmeye yan tarafındaki kafeye gittik.(Coffee Gutta Liman) Orası fena değildi. Kaffeden sonra da evimize geçip mışıl mışıl uyuduk çünkü erken kalkacaktık.



AMA TABİ Kİ KALKAMADIK. 11'de uyandık. Hemen toparlandık ve evden çıkışımızı 12'de yaptık. Şile de görmediğimiz bir cadde vardı oraya gidelim kahvaltı yapalım dedik. Bu arada Şile'de 2 tane cadde var zaten. Biri Cumhuriyet cad. biri de Üsküdar cad. Bizim evimiz bu iki caddenin kesiştikleri noktadaydı ve biz her işimizi Cumhuriyet'te halletmiştik. Üsküdar caddesine BA-YIL-DIK.
Üsküdar Caddesi başı


Meğer kafeler, alışveriş yerleri, manzaralı her yer bu caddedeymiş. Gamga Denizbank atmsi bile buldu düşünün yani. Burada bir kahvaltı yaptık önce.(Bu mekanı bulamadım.)

Mükemmel manzaralı bir kahvaltıydı. Dünden kalma açlığıma da şifa oldu gerçekten. Daha sonra buranın meşhur bir dondurmacısı varmış onu deneyelim dedik. İnternetten edindiğimiz bilgiye göre nutellalı dondurması efsaneymiş. (Tarihi balkan dondurmacısı Kurtiş Usta)  Nutellalı güzeldi ama bu kadar yere göğe sığdıramadıklarının ne olduğunu da anlamadım. Sanki kalan nutella kavanozunu sütle çalkalamış da buzlukta dondurma haline gelene kadar bekletmiş gibiydi. Yine de tadı güzeldi.
Şile Feneri
Karınlarımıza ziyafet çektirdikten sonra hemen taksiye atlayıp denize gittik. :) Son bir kez daha girelim dedik ve birkaç saatimizi yine denizde geçirdik. Otobüsümüze 1 buçuk saat kala çıktık ve Şile Feneri'ni de görelim dedik. Bu sırada hava bir serinlemeye başladı, benim en sevdiğim hava haline geldi.
Şile Feneri'nin altındaki kafede birer limonata içtik (Bu da Coffee Gutta.) ve bolca da fotoğraf çektirip otogara yol aldık. Sorunsuz bir şekilde dönüyorduk, ta ki Altunizade'ye gelene dek. Gamga'nın aklına bir şey düşmüştü. PATSO!!! Bunu bizim gibi aç bir ekibe teklif edince herkes atladı tabi ve o yorgunlukla patso yemeye yola çıktık. Patsomuza mum dikip N'e üflettikten sonra hemen midelere indirdik. Ve beklediğiniz son geldi, sonunda tatil ekibi evlerine dağıldı.


Bu yazıyı çok ayrıntılı ve günlük gibi yazmamın bir sebebi var. Çok da uzun olmayan bir zaman sonra bu ekiple aramıza mesafeler girecek. Açıkçası bazı korkularım var. Ama bu korkulara büründüğüm zaman açıp bu yazıyı okurum diye düşünüyorum. ÇÜNKÜ ÇOK GÜZEL BİR TATİLDİ.

Bu ekibe bayılıyorum. Daha beraber çok tatil yapacağımızı biliyorum. Ama bu tatilin de çok güzel olduğunu unutmayalım diye bu da burada dursun.

Arivederçii^^(Öz)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder