6 Aralık 2019 Cuma

1650 KM ÖTEYE TAŞINDIM DOSTLAR

GERGİNİM DOSTLAR 
Evet ben -Öz- çok gerginim.
Önümüzdeki 6 gün içerisinde çok zor kararlar almak zorundayım. Düşündüğüm çok fazla şey var. Bazen kafayı yediğimi düşünüyorum, sonra yesem ne mutlu olurum he diye düşünüp salıyorum bu konuyu.
Kendimle birlikte taş-kağıt-makas ekibini de darlıyorum çünkü konu : benim gitmem.

Evet ne kadar olduğu belli olmayan bir süre sonra  %99 ihtimalle gidiyorum. Bunu söylemek için çok erken gerçi şu an hesaplarım çok yanlış, ama saatler sonra baya doğru hale gelecek.
Bu yazdan bana kalan tek şey beklemek. BEN ARTIK BEKLEMEKTEN ÇOK SIKILDIM.
Bekleyerek ayları geçirdim ama şu son saatleri geçiremiyorum. Acaba delirdim mi?

En büyük sıkıntı belirsizlik.
Nereye gidiyorum? Belli değil.
Ne zaman gidiyorum? Belli değil.
Nasıl gidiyorum? Belli değil.
Tek belli olan neden gidiyorum. Blogu az çok okuyan herkesin bildiği üzere ben öğretmenim. Tahmin edeceğiniz üzere de atanıyorum ve çok büyük ihtimalle doğuya.
Bundan başka da belli olan bir şey yok. HENÜZ.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ağustos baslarında yazmışım bu yazıyı, şu an belirsizlikler bitmiş hatta çoktan taşınmış ve yerleşmiş durumdayım. İşimdeyim gücümdeyim kısacası. Ama o zamanları da çok net hatırlıyorum, Allahım diyordum bitsin artık bu belirsizlik yoksa ben kafayı yicem. Şu an etkilerini çoktan aştığım için komik geliyor :)

Evet taşındım. Tüm sevdiklerimle arama 1650 km koydum. Bu da beni en yıpratan durum. Taşınalı bugün tam 2 ay olmasına rağmen hala dün gelmiş gibi özlüyorum . Bir yandan da sanki yıllardır buradayım gibi hissediyorum.

Aslına bakarsanız özlemeye de vakit bulamıyorum. Günün 12 saati dışarıdayım, haftasonları seminerdeyim ve sürekli yapmam gereken bir şeyler var. Doğal olarak bu tempo içerisinde kendime, sevdiklerimi özlemeye falan vakit bulamıyorum. Bu haftaya özel birkaç gün boşum ve direkt resimlere bakıp, blog okuyup, doğumgünlerimizde birlikte olamıcaz diye gamga ve N'i darlamaya verdim kendimi. İyi mi kötü mü bilemem artık.

Burada yaşamayı seviyorum. Yalnız yaşamayı seviyorum. Kendi ayaklarımın üzerinde durmayı, yaşamımdan sorumluluk duymayı, bir işe yaradığımı hissetmeyi seviyorum. İmkansızlıklar içinde öğretmenlik yapıyoruz, yeri geliyor çoğu gün okulda elektrik su ısınma olmuyor. Sevmeseniz katlanabileceğiniz bir şey değil. Tüm bunlara rağmen burada olmayı çok seviyorum.

Burada tek sıkıntı imkansızlıklar da değil tabi, okula gönderilmeyen kızlar, gencecik yaşta evlendirilen çocuklar... Her şey insanın kalbine dokunuyor ve gözünüzün gördükleri canınızı yakıyor.

Neyse olumsuzluklar bizi yıldıramaz, yıldırmamalı! Zira daha 4 sene buradayım :)

Allahtan tatillerim var da içim rahatlıyor biraz. Sevdiklerimi de zorla buraya getirebilirsem sorunum kalmayacak:)

Sonuç olarak bu bir güncelleme yazısı. Sevdiklerimden 1650 km ötede, tek başıma...

Arivederçiii^^(Öz)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder