29 Mayıs 2016 Pazar

Milyon yılın en iyi buluşu, Puzzle Alarm!!!

Siz de benim gibi asla uyanamayanlardan mısınız? Alarm sesini ne kadar yüksek ve tiz ayarlarsanız ayarlayın duymuyor musunuz? Diğer insanlar gibi ne zaman isterseniz uyanmak mı istiyorsunuz? Artık her yere geç kalmaktan veyahut geç kalktığınız için 5 dakikada hazırlanmak zorunda olmaktan bıktınız mı?

ŞİMDİ SİZE BÜTÜN BU ŞİKAYETLERİNİZİ BİTİRECEK BİR UYGULAMAYI ANLATACAĞIM!

İlk olarak bu bir reklam değil. Benim bütün bu çileme son verdiği için hiçbir çıkarım olmamasına rağmen hem bir avuç okuyucumuz hem de Gamga, n ve blogu bilen tek arkadaşım Musta faydalansın diye yazmak istedim. (Musta, okuyorsan selamlar!!!) Çünkü bana bu uygulamayı kimse söylemedi ben tesadüfen keşfettim!

Ömrüm boyunca (abartmıyorum, hatırlamasam da bebekliğim de buna dahilmiş) uykuyu çok çok çok sevdim. Şöyle ki şu an hayatımda tanıdığım tüm insanların %70inden hayır hayır 75inden daha çok uykuyu severim. Bıraksalar günlerce uyurum. (Bir kere bıraktılar ve 36 saat uyumuşum. Dünya 2 gün sonrasına geçmişti. Resmen hayatımdan 2 gün kaybettim. Zaman yolculuğu da yapmış olabilirim gerçi hala bu şıkkı değerlendiriyorum bir de böyle düşünün.)

27 Mayıs 2016 Cuma

İyiki doğdum, gördün mü bak 23 oldum!

Evet bugün Öz doğdu...

Öncelikle doğum günüme nasıl başladığımı anlatayım. Cuma karganın bile kahvaltısını yapmadığı saate sınav koyan hoca yüzünden sıfır uykuyla sınava girdim. Telefonumu kaybettim. Telefonumu buldum. Ödev teslim ettim. Kütüphaneye kitap teslim ettim. Eve geldim. Evde hiç yemek yoktu bir paket çekirdekle karnımı doyurmaya çalıştım. Milyon tane kahve içtim. Liseden bir arkadaşımla 5756898 saat telefonda konuştum. Ve en sonunda uyudum. Uyanıp yatakta mızıklanırken bir telefon trafiği başladı. İlk başta korktum noluyo lan dedim. Sonra mesajlara bakınca anladım ki saat 12'yi geçmiş doğum günüm başlamış. Yani o kadar doğum günümmüş gibi hissetmiyorum ki bir garipsedim :D

18 Mayıs 2016 Çarşamba

Gönlümün yeni efendisi CHAI :)

Hi guyssss....

Bugün çok denişik bir yazı ile karşınızdayım. Son bir haftadır içim ödevlerle çürüdüğü ve çürümeye devam ettiği için blog yazarak neşe bulayım azıcık dedim. Ve son zamanlarda elimden düşürmediğim yeni keşfim aklıma geldi. Değişik yazılar da yazmak istediğim için kararımı verdim ve karşınızdayım.

Bu yazının başrolüüüüüüüü........ dıdıdıdımdıdıdıdım............

Doğuş'un yeni çıkardığı mistik çay serisinden CHAI!!!

13 Mayıs 2016 Cuma

hiç merak ettiniz mi N nerelerde?? yoookk nerde!!

Merhabaaa merhabaa sen eşek ben araba şeklinde bir giriş yapsam çok mu şey olur... Ruh halimi de zerre yansıtmaz zira..

N teslime hazırlanamıyor. N'in başarısızlıktan YİNE nefes kesiliyor. Evde tek başına 2348265'i çekerken ek iş olarak yaptığım diyeti bi' kenara bırakıp ne bulduysam çılgınlar gibi yedim arkadaşlar. Gamgayla başlattığımız danalığa son operasyonunda 200 gr verebilmenin mutluluğuyla 3457865 gr'ı tekrar almış bulunuyorum. Yak bi' sigara dostum.

Nedir bu teslim?

İç mimarların, mimarların korkulu rüyası.
Uykusuz gecelerin laneti.
Kararsız bir ikizler burcunun başına gelebilecek en sancılı süreç: tasarım çıkmazı
Akabinde jüriyi getiren bittiğinde de asla bir rahatlamaya kavuşturmayan mimarlık itemi.

Bu dönem hocamdan mütevellit çok bir arsızım. Pişmanlık kapımda, direniyorum! Canım hocam "eöuff ofis miiiğ çok sıkıcı yeaaağğğ" "ben bi kere bi hangover olmuşum off efsane" şeklinde bi' insan olduğu için ben de bir anda "bi' uyumuşum oooohh" moduna girdim tabi..
Ta ki bu haftaya kadar.
Hocacığım her ne kadar kritik vermese de gerçekler ortadaydı. Ben de aldım elime bilgisayarımı açtım 3d max'imi buraya bi' box çizelimle başladım serüvenime. Henüz medineye varamasam da bu yolda ölmeyi yeğlerim.


Peki bu yaşananlar ve yaşayacaklarım benden neler götürdü?


Arkadaşlar, öncelikle Öz'ü kaybettim. Kendisi beni hayatından çıkardığını yazılı olarak iletti bana. üstelik şimdiye kadarki tüm reddetmelerinden farklı olarak sırnaşmalarıma yenik düşmedi. Tabi benim de pek mecalim yoktu. Gönlünü alacağım günlere az kaldı!

Daha sonra yarım yamalak, şöyle böyle, yuvarlanıp giden spor hayatım sekteye uğradı. Macfit'in de çok umrundaydım! Tecrübelerimden bir başka yazımda bahsetmek isterim- kim bilir kaç yıl sonra-

Yazı demişken; günlük bile yazamaz haldeyim.( evet blogda sessizliğimi korurken arada eski usul defterimle kalemimle vakit geçiririm.)

Yine bi' şekilde projemden hem bahsetmemiş hem de bahsetmiş olduysam çilelerime geri dönmek isterim.

ps: arka planda surrvivor açıkken hardcore çizim yapılıyor. Acun ATAKAN ATAMADIIĞĞĞ diye bağırırken Nagihan KORKSAK SÖRVAYVIRA GELMEZDİK diye racon keserken kendii nefesini tutmuş modelleme yaparken buluyorsun. Tavsiyemdir.


xoxo N


itiraf: Öz'e özenip alışveriş deneyim vs. yazısı yazmak istedim biraz önce. Sonra neyi yazıcam ulan h&m' den 10 tl'ye tişört aldım onu mu yazayım dedim kendimi biraz ezdim müsadenizle. Ha tuzlu su spreyi de aldım h&m'den ama henüz deneyimlerimi aktaracak kadar kullanmadım belki bir gün ben de yazabilirim hı?

11 Mayıs 2016 Çarşamba

Ötekiler Arasında * Among Others - Jo Walton (GAMGA)

Merhabalar efendim. Şaşırtıcı şekilde boş vaktimin olduğu bu günde birkaç gün önce okuduğum ve internette kendisine yakışır yorumlar yapılmadığını fark ettiğim bir kitap hakkında konuşma kararı aldım.


Öncelikle kendimi yetkin bir fantastik okuyucusu olarak gördüğümü belirtmek isterim. Fantastik derken bu yeni nesil fantezi ile fantastiğin birbirine karıştığı trashy edebiyat eserlerinden bahsetmiyorum. Efendim biz Zaman Çarkı ( The Wheel Of Time) serisiyle büyüdük. Tolkien soluduk Le Guin verdik. Elric of Melnibone'u Türkiye'de bulma başarısını gösterip bir solukta okuduk.

Neyse bu listeyi daha fazla uzatmayacağım. Fantastik okuduğum kadar olmasa da bilim kurgu alanında da Star Wars/Trek v.s tarzı seriler sağolsun ondan ona ondan ona derken az buz seri okumadım. O yüzden fantastik ve bilim kurgu edebiyatına adeta bir methiye olan bu kitabı hakkıyla değerlendirebileceğimi umuyorum.

Kitap hakkında yazılanlara baktığımda öncelikle gördüğüm şey herhangi bir aksiyon olmayışında yakınılması. Oysaki kitabın sağını solunu döndürüyorum bakıyorum, bize böyle bir söz veren olmamış. Sanırım en iyi fantastik ödülünü alması kafaları karıştırmış.

9 Mayıs 2016 Pazartesi

High End Crush - Mini Dizi

Neşeli bir sabahtan merhaba hepinize :)

Dün gece eğleneyim diye başlayıp hemencecik bitirdiğim diziyi yazacağım için çok mutluyum. Her ne kadar mini dizi olsa da beni çok uğraştırdı. Gerçi burada yazacağım ilk dizi yazısı olduğundan bende biraz özendim onun da etkisi var. Dizi çok mini çünkü kendisi yaklaşık 13 dakika süren 20 bölümden oluşuyor. Bu da (bir matematikçi gözüyle bakarsak) 2 film izlemeye tekabül ettiğinden çok çabuk bitti anlayacağınız.

Baş rolde Jung Il Woo olduğu için başlamıştım tamamen. Jung Il Woo bir eğlence şirketi başkanı olarak çıkıyor karşımıza. Bir gün ormanda teknolojiden ve 21. yüzyıldan uzak bir kızla yolları kesişiyor ve kızı şirkete almak için uğraşmaya başlıyor. Diziye romantik komedi denmiş ama komedi yanı çok daha ağır basıyor :D

Jung Il Woo sırf mimikleri için bile izlenir. Hele ki aşık olunca ohh miss. Ben daha önce Flower Boy Ramyun Shop dizisinde izleyip çok beğenmiştim. 20 (aslında 2) bölüm boyunca bu mimikleriyle ödüllendiriyor bizi. 

8 Mayıs 2016 Pazar

Beğenmediğim Kozmetik Ürünleri

Herkese merhabaaaa...
Yazacak o kadar çok şey birikmiş ki ne yazsam diye düşünmem bayaaa uzun sürdü. Seçmem zor oldu olmasına da en son beni rahatlatacağını, içimdeki nefreti bir nebze olsun boşaltacağını düşünerek beğenmediklerim yazısı yazmaya karar verdim. Beğenmediğim ürünlerin hepsi testerına bakılmadan alınmıştır. Genelde o an tester bulamazsam veya internetten aldıysam mecburen denemeden alıyorum. Memnun kaldıklarım kadar kalmadıklarım da oluyor. İşte bu yazı memnun kalmadıklarımı içeriyor.

-Wet n Wild CoverAll Concealer paleti (16 TL)
-Wet n Wild coloricon göz kalemi E657 Deep Blue (İndirimden 3 TL)
-Flormar Satin Matte oje GS08 Skyblue (İndirimden 1 TL)
-Wet n Wild ruj E519A Hot Red (İndirimden 5 TL)
-Wet n Wild ruj E547B Breeze (İndirimden 5 TL)
-Rimmel London Lasting Finish by Kate Lipstick serisi 45 (İndirimden 10 TL)
-Flormar Color Liplacques 10 Pop into my mind (İndirimden 5 TL)
-Flormar BB Spray Mousse Foundation 06 Rose (İndirimden 5 TL)

3 Mayıs 2016 Salı

Kimlik karmaşası, lanet olası bitmeyen üniversite, aile sorunsalı...

Evet blogdaşlarımmm...
Uzun zamandır ilk defa bir alışveriş yazısıyla karşınızda değilim. Bu sefer biraz içimi döküp rahatlamam lazım.

Bitmeyen bir üniversite hayatım olsa da biten bir şehir dışı hayatım olduğundan yavaş yavaş eve dönme provaları yapmam gerektiğini hissettim ve soluğu ailemin evinde aldım. Tüm neşemle girdiğim evimde her ne kadar ailemi çok sevsem de iki günde beni afakanlar bastı. Neden mi? Tabiki her konumuzun her kelimemizin ve her nefesimizin bitmeyen üniversite hayatım olmasından... Seneye ne yapacağımdan, nasıl mezun olacağımdan, gelecek planlarımdan, hangi şehirde yaşayacağımdan vs. vs. gibi konulardan başka konuşacak hiçbir şey yok bu evde. Herkesin tek ilgi odağı bu olmuş. Hatta ve hatta halamın gelininin bile beni görünce tek açmak istediği konu buymuş meğersem. Adını bile bilmediğim davetiye getiren teyzenin tek derdi benim ne zaman mezun olacağımmış....

Lise zamanında üniversiteye bir kapak atın gerisi kolay saçmalıklarına inanmayın sakın. Üniversiteyi kazanmak bir rahatlama getireceğini düşünürken sadece daha büyük ve daha ağır yükler bindiriyor omuzlarınıza. Tam üniversiteyi yalapşap okuyup kurtulacağınızı sanıyorsunuz bu sefer iş mevzusu, gelecek planlaması gibi daha büyük yükler getiriyor hayat karşımıza.  Belki bundan 3 sene sonra bakıp 'ya ne stresli günlerdi ama ne çabuk geçti' diyebilirim. Belki de demem bilmiyorum ama önemli olan bir gün bu belirsizliğin biteceğine inanmam. Bir gün o davetiye getiren teyzenin beni sıkıştıracağı okul, iş, evlilik mevzuları olmayacak. Benim de 'ununu elemiş eleğini asmış' kategorisine gireceğim gün BİR GÜN GELECEK!!!

Ailemin bile okulla ilgili söylediği en ufak bir sözde ima ve alay aradığım bu günlerden geçişim nasıl olacak bilmiyorum ama en azından inanıyorum...

Sadece bir prova bile beni bu kadar geriyorsa onca yıl ayrı yaşadıktan sonra birbirimize nasıl alışacağız hiç bilmiyorum. Hayatımın bir dönüm noktası var. 20 haziran.
Bu tarihten sonra nasıl bir hayatım olacak hiç bir fikrim yok ve korkuyorum, çok korkuyorum...
Kötü olacağını bilmeyi bile belirsizliğe tercih edenlerdenim ben. İnşallah kötü olmaz ama ne olacaksa bir an önce olsun ben belirsizlikten de beklemekten de çok sıkıldım...

Mutsuz bir Arivederçii^^ ( Öz )

İnanır mısınız bir alışveriş yazısı değil... (Gamga)

Merhabalar merhabalar. Hayatla savaşmaktan yorulduğum bir günden herkese selamlar efendim. Şu hayat bizi iki dakika oturup blog yazamayacak hale neden ve nasıl getirdi?

Tam olarak delirip kendini sokaklara atıp arkandan aslında tıp okuyomuç zekadan delirmiç yok efendime söyleyeyim sevdiğine vermemiçler delirmiç vb. çeşitli söylentiler çıkartmalık sabah.

Blogumuzdaki suskunluğum asaletimden sanılmasın. Lanet olası okulum ve lanet olası kursum ve lanet olası sorumluluklarım saolsun boş vakitlerimde artık sadece boş bir duvara bakarak umarsızca yaşlandığımız şu dünyada neyin peşindeyiz diye düşünüyorum. Yani insanın bir varilin içinde yaşayıp filozof olası gelmiyor değil.(bkz. Diyojen)

İnsan büyüdükçe yavaş yavaş ulan büyüyor muyum deliriyor muyum diye düşünüyor. Farkındalık çok kötü bir şey arkadaşlar. Yüce rabbim bizi her şeyden habersiz olduğumuz o prensesimsi yaşlarımıza geri gönderse ne olur. Tek istediğim ikinci bir şans, ben o yılların kıymetini bilemedim.