29 Kasım 2020 Pazar

Ne değişti? 1 yıl 1 ay 23 gün...

Selamlar, kaptan pilot Öz konuşuyor.

1 ay 23 gün geç kaldım bu yazıya... Aslına bakarsanız taşındıktan sonra tam 1 yıl dolunca yazacaktım, yani 6 Ekim'de. Ama şartlar yüzünden başlayıp başlayıp yarım bıraktım hep. Ama şimdi buradayım. Hazırım...

Yazı olumlu mu olacak olumsuz mu bilemiyorum açıkçası. Ben de bitince çıkacak sonucu çok merak ediyorum. Tam 1 yıl 1 ay 23 gün önce Van'a taşındım. (Şehrin ismini ilk kez veriyorum sanırım.) Bu sürecin 5 ay kadarında burada değildim ama sonuç olarak nerede yaşıyorsun sorusuna Van cevabı vereli geçen süre budur. 

Tüm ailemi, arkadaşlarımı, eşyalarımın çoğunu, alışkanlıklarımı, sevdiğim mekanları, İstanbul'u arkamda bırakıp Van'a taşındım. Başlarda inanılmaz zordu. Ayda bir ya İstanbul'a gittim ya yanıma biri geldi. Başka türlü dayanamazdım. Bir şehirde yapayalnız kalmak, kimseyi tanımamak başına bir şey gelse kimi arayacağını bilmemek o kadar zordu ki. Zamanla burada da sevdiğim insanlar, sevdiğim mekanlar, yeni alışkanlıklar, yeni eşyalar edindim. Zamanla burada da kendimi rahat hissetmeye başladım. Zamanla İstanbul'dan Van'a döndüğümde havalimanından eve gelirken ağlamak yerine yemeğe nereye kimle gitsem diye düşünmeye başladım. Ne olursa olsun kesin olan tek bir şey var, değiştim!

22 Ekim 2020 Perşembe

Yapayalnız son 2 ayımda nefret ettiklerim. 10 maddede benimle tiksinin!

    Ulan Öz yine kin kustuğun bir yazıyla mı geldin utanmadan dediğinizi duyar gibiyim. Ama heyhat be dostlar, hayat işte.

Biliyorsunuz okullarımız kısmi açıldı, açılmadığında bile öğretmenler çağırıldığı için ben mecburen 1700 km ötedeki evime döndüm Ağustos ortasında. O dönemden beri de il dışına çıkmam yasak olduğu için ufaktan kafa yemeli zamanlar geçiriyorum. Sizin anlayacağınız yaşlı ve huysuz bir nine gibiyim. İşime gidip geliyorum ve kalan zamanımda görüntülü telefon konuşmaları yapıp ona buna söyleniyorum. Sadece elimde örgüm eksik yani bir örgüm olsa neslimin Vasfiye teyzesi olacağım. 

Neyse efenim haliyle benim tiksindiğim eşyalar, insanlar ve durumlar arttığı için dedim bunu yazayım bloga da belki içim soğur. Benimle hazırlanın videolarına rakip olacak benimle tiksinin yazıma hazırsanız başlıyoruzzzzzzzzz!!!!!!!!!!!!

10 Ağustos 2020 Pazartesi

Amatör Ressamdan Suluboyaya Giriş 101

Selamlar, selamlar. Kaptan pilot Öz konuşuyor. 
Ahh ahh konu başlığını görenler beni linçlemek isterlerse çok haklılar. Zira daha iki önceki yazımda 'suluboyaya neden başlayayım yeaa, N yapıyor işte ne güzel' diyerekten ahkam kesmiştim. Nasıl da tükürdüğümü yaladım görüyor musunuz dostlar! Ama bir bilseniz ne masum düşüncelerle nasıl bir naiflikle başladım ben bu sevdaya… Vallahi alnımdan bile öpersiniz. 

Öyleyse size bu işlere nasıl bulaştığımdan bahsederek başlayayım bu yazıya. Bir gün ben sevgili N’e aralıksız bir şekilde beğendiğim suluboya çalışmalarını gönderiyordum. ‘’Bunu bana yap köpeğin olayım, bunu bana yap yollarına halı diye sereyim kendimi, noooolluuuuuurrr’’ diye kuzumu darlarken ona da bir sinir gelmiş olacak ki ‘neden hep ben yapıyorum kardeşim, neden bir kere de sen bir şey yapmıyor ve bana hediye etmiyorsun’ diye atarlandı. O an benim beynimde bir ampul yandı. Bu konuşma Mayıs başı gibi yapıldı ve N’in doğum günü ne zaman dersiniz? BİR AY SONRA! Sonra ben dedim ‘ulan Öz, ayağına fırsat geldi’. N’e alacağımız hediyenin yanında el emeğim olan bir şeyler ekleme düşüncesi beni çıldırttı. Tabi o zamanlar suluboyayı bir ay içinde inanılmaz prof olacağım bir şey olarak görüyordum. Ahhh hayaller ahhh… 

Neyse efendim kararımı verdim. Ama şöyle bir sıkıntı var ki kaliteli suluboya malzemesi denilen şey epey pahalı. Ben de bu hobiyi yapabilecek miyim, sevecek miyim bilemediğimden büyük bir bütçe ayırmalı mıyım bilemedim. Sonra okuduğum birkaç blogda bunu düşünmeyin ve elinizde ne varsa başlayın dendiğinden bundan vazgeçtim ama elimdeki suluboyayı bulamadım. Yani o sırada bulamadım, suluboyayı ilerlettikten sonra buldum ama artık benim için gereksizdi. Onu da bırakayım yine de,  Renart'ın 12'li suluboyası.

18 Haziran 2020 Perşembe

Harry Potter Kitaplarında Olan Ama Filmlerinde Olmayan, Benim de 'ULAN BUNU FİLME NEDEN KOYMADINIZ!' dediğim 7 madde (Çünkü 7 en sihirli sayıdır)

   Selamlar herkese, kaptan pilot Öz konuşuyor.

   Acayip dırdır yapmaya geldim dostlar. Gerçekten benim dırdırımı dinlemeye mecaliniz yoksa şu an yazıyı kapatıp ayrılabilirsiniz buradan. Çünkü çooooooook uzun söyleneceğim.

   İlk olarak inat edip neden 7 maddeye indirdim diye kendime söyleneceğim izninizle. Sadece üç buçuk dakika düşünerek 11 tane filmde olmayan olaya sinirlenmişken durdurdum kendimi. Şimdi bunları nasıl yediye indireceğim diye saçlarımı yoluyorum. Bu arada 'ulan kadın nasıl hatırladın bu kadar şeyi' diyecekseniz demeyin. Ben son 2 yıldır aralıklarla kitapları baştan satın aldım (sadece kütüphanemde bulunsun diye) ve satın aldıkça da dayanamayıp baştan okudum seriyi. O nedenle küllenmiş nefretim tekrar alevlendi. He zaten ganiöz üçlüsünde absürt şeyleri 855 sene sonra hatırlamamla bilinirim o ayrı.

Evet dostlarım yazıya başlamamın üzerinden saatler geçti ve ben sonunda 7 maddeye indirebildim. Kitaptaki sıralamaya göre gideceğim.

1. Neville - Harry Bağlantısı

Kitaplara göre gideceğim deyip anında caymama kaç puan? Yok yok caymadım, sadece bence bu her şeyin başlangıcı. O yüzden bir numaraya ekledim. İlk olarak Harry neden seçilmiş kişiydi, buradan başlayalım. Kehaneti hepimiz hatırlıyoruz ama sadece filmi izleyenler sadece sonunu biliyor. Aslında kehanet şöyle;

10 Haziran 2020 Çarşamba

İnanır mısınız, bir alışveriş yazısı ! / Sonunda Kalimba Aldım

       Selamlar, selamlar. Kaptan pilot Öz konuşuyor.
Gerçi başlık bas bas bağırıyor bu yazının yazarı Öz diye ama ben yine de bildireyim istedim. Başlık eski okuyucularımızın (Gamga, N ve büyükava :D) gözlerini yaşartabilir. Zamanında sürekli alışveriş yazısı yazan ben arada bir farklı yazı yazdığımda başlığına 'inanır mısınız bir alışveriş yazısı değil' yazmıştım. Bu da uzun süredir alışveriş yazısı yazmadığım için buraya cuk oturdu bence.

Ayy konudan konuya geçicem yine saçma sapan ama bloggerın tasarımı değişmiş. O kadar değişik geliyor ki bana ne nerede hiç bulamıyorum. Elim alışmış eskisine her şeyi eski yerinde arıyorum :)

Neler aldım kısmına geçmeden önce neden aldım kısmını açıklamak istiyorum.  Biliyorsunuz tüm dünyayı şer dalgası korona sarınca ben 1650 km ötedeki evimden sevdiklerimin yanına gelmiştim. Ama bu geliş maalesef tahmin edilenden çok daha uzun sürünce ben öylece kalakaldım. Tamam az kıyafetle idare edelim ama dostlar ben geldiğimden beri mevsim değişti. Benim geldiğim bavulda kazak vardı ya polar pijama altı vardı düşünün yani. Eh iki haftalığına geliyorum onda da kullanmam diye ne makyaj malzemesi, ne doğru düzgün bakım ürünü, ne lens ne solüsyon kısacası hiçbir şey getirmemişim. Aldığım çoğu şeyi alma nedenim bu ama bir kısmını da korona yüzünden girdiğimiz bu karantinada vaktim olduğunda ölümüne sıkıldığım için aldığım da doğrudur.
Kıyafet boyutuna girmeyeceğim yoksa çoook uzun olacak. Bazı ıvır zıvırları da atabilirim henüz bilemiyorum, bazı şeyleri yazı ilerledikçe keşfedeceğiz :D Ama kıyafet boyutunda da aşağı yukarı 10 t-shirt 10 alt ev pijaması, taytı ve şortu, bir iki üst de dışarıda giymeye aldım. İşin komik yanı bazı işler yüzünden geri dönmem gerebilir ve  bu kıyafet masrafına bir tık boşuna girmiş olabilirim. Ama neyse aldım artık pişman olmak için çok geç.

9 Haziran 2020 Salı

YILIN EN İYİ GÜNÜ




Merhabalar efendim, ben hayırsız yazarınız GAMGA ve bugün burada aşırı mühim bir olay için sizlerle toplanmış bulunmaktayız. Hayırdır inşallah dediğinizi duyar gibiyim. EVET EVET DİYORSUNUZ (delirdi iyice)

Bugün evlerimizin iç mimarı, duvarlarımızın ressamı, gönlümüzün de sultanı N fıstığımın dünyayı şereflendirdiği müthiş gün!!!!!!!!!


28 Mayıs 2020 Perşembe

İyi ki doğdum #5, gördün mü bak 27 oldum!


Dostlarımmmm, hiçbirimizin çok da umurunda olmayan ama aslında olması gereken o mükemmel gün geldi. Bugün Öz doğdu!!!
Çalsın davullar, oynasın kızlar, patlasın havaifişekler !

21 Mayıs 2020 Perşembe

---RENKLER- FIRÇALAR- ÇİZİMLER- FALANLAR----

Helloo... Ben tükendim ha.

Ailenizin içmimarı N online.

Dün -10 nisan- neler oldu ya? Sokağa çıkma yasağımsı bir şeyler oldu ve insanlar deli deli oldular. Tamam kıtlık, darbe vs. görmüş bir milletiz, bi panik yaşanabilir. Ama sokağa dökülen nesil ne darbeyi ne kıtlığı ne de savaşı görmüş nesildi. Gençler yaşlılardan daha korkutucu.

Yukarıdaki yazıya başladığımda 11 nisanmış. Bugün 27si. Başladığın işi bitirmekte N gibi ol...

-GereklibirPS- 21 mayıstan bildiriyorum. bu yazımda medineye varamıyorum...

15 Nisan 2020 Çarşamba

Fanfictionların Şahı : The Darkness Within

Heeellllllllllllllloooooöööğğğööğğööğöğöğğöğöğö !!!

Ben geldim. Kaptan Pilot Öz.

Size -bence- fanfictionların şahı olan bir üçleme ile geldim. Fanfiction  ve Harry Potter seven herkesssinnn mutlaka okuması gereken bir seri. Tahmin edebileceğiniz üzere benim aşık olduğum bir seri. Bu kadar aşık olduğum bir seriyi de size anlatmazsam olmaz tabi.
Hala fanfiction da ne canım diyenleri önce kınıyor sonra buraya veya buraya alıyoruz. Tez zamanda kendilerinden utanmalarını diliyoruz.
2016'da yazdığım yazıda bile aşkla bahsetmişim seriden :)


     Neyse seri diyorduk. Seri 3 kitaptan oluşuyor.

  • The Darkness Within / İçimdeki Karanlık
  • A Part Of Me / Benim Bir Parçam  
  • Deepest Reflections / En Derin Yansımalar
  Yazarı Kurinoone İskoçya'da doğmuş hintli, Safina Mazhar. Kendisi fanfiction dışında Power of Four adında bir fantastik serinin de yazarı. Tek meziyeti ff yazmak değil yani. Sadece fanfiction yazsa bile ben ona aşıktım o ayrı. Kitaplar milyonlarca okundu, onlarca dile çevirildi. Fanfiction için inanılmaz bir başarı gerçekten.

Kitapları tek tek incelemeyeceğim sadece ilk kitaba beraber bakalım istiyorum. Diğer kitaplar spoilera girer çünkü.

4 Nisan 2020 Cumartesi

Karantina Günlerinde Neler Yapıyorum? / Neler Yapmalı? : Öz'den Tavsiyeler

Selamlar herkeseee.
Sıkıcı karantina günlerinizi bir nebze olsun şenlendirmeye geldim. Bugün karantinada 21. günüm. Bu yüzden bayağı tecrübeliyim diyebilirim. Bu 21 günü bir nebze olsun sıkılmadan geçirdim çok şükür. Evde kalmaya hasretmişiz gerçekten, keşke bu koşullarda olmasaydı ama...
Şimdi ben bu 21 günde sıkılmadım ama ne yaptım, sizler neler yapabilirsiniz?
Bu arada ben 21. günüm diyorum ama bunun son bir haftası dışında full doluydum. Biliyorsunuz ki atanıp evimden 1650 km öteye taşınmıştım. Bunu da size bir yazı ile duyurmuştum hatta. Ben yeni atandığım için bu sene adaylık senem ve hazırlamamız gereken dosyalar var. Bu karantinanın ilk iki haftası çoğunlukla bu dosyalara adanmış geçiyordu ta ki kalemler tükenene kadar. (Evet, elde yazıyorum.) Kalemler tükenince yeni kalem siparişi verdim ve tamamen boştayım bir haftadır.

***Özür : Yazının sonundan geliyorum şu an. Çok uzun oldu, bunun için özür dilerim. Giflerin çoğunu kaldırdım. Ama kaldırmasa mıydım emin olamadım. Neysss...

2 Nisan 2020 Perşembe

D Ü M D Ü K.

To: x@x.com.tr
Cc: otherx@x.com.tr
Sub: blablabla

Selam X,

Güncel blog yazımı ektedir.

İyi çalışmalar/ Saygılarımla.





Soğuk, Sıcak, Aromalı veya Nasıl İsterseniz, Karşınızdaaaa DALGONA COFFEE!

Amannn tanrımm, neler de görüyorum. Son zamanların en aktif blogu mu burası :)

Selamlar selamlar, Öz karşınıza mükemmelllll bir kahve tarifi ile geldi.
Ama öncesinde şu karantina günlerinde nasılsınız dostlar? Ben karantina günlerimi annem, babam ve iflah olmaz erkek kardeşimle geçiriyorum. Biraz bıkmaya başladılar ama ne yapalım mecbur. Ben yine yapacak işlerim de olduğundan onlara göre daha kolay vakit geçiriyorum. Size de karantinada neler yaptığımla ilgili bir yazı yazmak istiyorum ama öncesinde bu kaffe tarifiyle geldim.

Açıkçası daha önce gelecekti bu tarif ama birçok kez deneyeyim ve hakkında tavsiyeler verebilecek konuma geleyim diye bekledim.
Kendimi usta barista ilan ettiğimi fark ettiniz mi? :)

21 Mart 2020 Cumartesi

O mu bu mu?

Herkese merhabaa.
Öncelikle size şu anki durumumuzdan bahsedeyim. Okullar tatil olduğu için ben evimdeyim. (-Öz) Gamga ve N de homeoffice çalışıyorlar ki bu iyi oldu. Şu günlerde kendimizi korumanın tek yolu evde kalmak ve dışarıda çalışmak zorunda kalmamak da büyük lüks. Bu uzun ev karantinası günlerimizde bir yazı yayınlayalım, komik de olsun ki evde okuyan yüzleri güldürsün dedik. Ama maalesef olmadı. Komikten çok iğrenç diyebiliriz sanırım.

Bu bir 'O mu Bu mu' tagi. İki seçenekten birini seçseniz hangisini seçersiniz soruları olan bir yazı kısacası. Üç ayrı yazı yayınlamayalım bu iğrençlik için dedik ve etkilenmemek adına üçümüz birbirimizin cevaplarını görmeden ayrı ayrı yazdık ve şu an düzenleyip birleştiriyoruz. (*Ben birleştiriyorum -Öz)
O zaman herkes hazırsa başlayalım. Ganiöz sırasıyla yayınlanacak. Gamga , N ve Öz.


Uyarı : Mide bulandırıcı sorular içerir.
Özür : Gamga'nın ablası, misafir yazarımız Büyükava. Hep bizden bir yazı bekliyordun ama beklediğin bu değildi biliyoruz. Senden özür diliyoruz. Lütfen bizi sevmekten vazgeçme.......

18 Mart 2020 Çarşamba

HELLLOOOOOOOOOO VE HELL YEAH!

Selam kızlar ve erkekler, ben N,

Şu meşhur covid-19 günlerinde, evimde oturmuş çalışmakla çalışmamak arası vakit öldürürken, sekmeler arası raks edip hunharca alışveriş yaparken kafamı sakinleştirmem gerektiğini farkettim. Çünkü ben problemlerimden kaçıp, problem olmayan şeyleri problem haline getirme ustasıyımdır..
Mesela bugün kendimi mutfağın kilimini çamaşır makinesine tıkıştırmaya çalışırken yakaladım, sonra gelip biraz online alışveriş yaptım, bitki çayımı içerken bir elma yıkadım, dinlediğim programı kapatıp müzik açtım ve kitap okumaya çalışırken okuyamadığımı farkettim...

Bu durum bende bugün başladı, aslında daha erken bekliyordum zira geçen hafta bugün eve girip 1 haftadır sadece ateşler içinde tavana bakıp, ilacımı içip, yemeğimi yiyerek günleri geçiriyorum. Yani benim karantina sürecim başlayalı çok oldu dostlar.. Ama o günlerde Rambomuz S'imiz beni hiç yalnız bırakmadı ve zencefil- bal- limon- su shotlarıyla tekrar ayaklanmamı sağladı. Velhasıl flu ve anlamsız bir haftanın sonunda işe gitme cesaretini gösterdim ve HOME-OFFICE!!! Evet, ofis evden çalışma kararı aldı çoğu ofis gibi. Bilgisayarlar evlere kuruldu, işler aktarıldı. Bu arada benim hastalık iznime devam etmem gerektiği söylendi. Ben de tüm gün etrafta dolanıp durdum..

Bu arada;

  • Gamga telepati yoluyla beni bir hafta boyunca yataklara düşüren kliptik tonsilitimi kendine bulaştırmayı başardı ve yatış sırası ona geçti.
  • Öz'cüğüm 1600 km'den buralara hooop geliverdi, okulların ara vermesi sebebiyetiyle, fakat görüşemeyecek kadar birbirimizi ve ailemizi seviyoruz.. Hasretliğe devam..
Başka nelerden bahsedebiliriz...