29 Nisan 2016 Cuma

Uykusuz Geceler

Uzun bir aradan sonra ( bana göre uzun) hepinize merhabaaaaaa!!!

(Resim odamın camından dün gece baş ağrısıyla çekilmiştir.)

Nasılsınız millet, neler yapıyorsunuz? Sizde bizim gibi hayatta kalmaya çalışanlardan mısınız? Biz hayatımızın en güzel yaşlarında, en berbat yaşlarda totoşumuz rahat etsin diye didinmeye devam ediyoruz.

Gelelim bu yazı ne hakkında? Aslında yazacak bir kaç konu vardı kenarda ama dün gece hayatımın en berbat geceleri top10 listeme girince boş geçmeyeyim, hem zorunlu okuyucularım Gamga ve N benim için üzülüp vicdan azabı çeksinler hem de elimizdeki bir avuç okuyucuya derdimi anlatayım içimi dökeyim diye bu geceyi yazmaya karar verdim.

Dün akşam sularında başımda beliren minik ağrı belirtileriyle hayatımın berbat gecelerinden birini geçireceğimi anlamıştım aslında. Bir de tüm günü (baya uzun ve yorucu saatler geçirdim) gözümde lenslerimle geçirmemin de buna katkısını düşününce beni neyin beklediği çok açıktı dostlarım...

Neyse minik ağrıları tabi ki görmezden geldim ve son zamanlarda minik minik adımlarla yeniden battığım fanfictionlarıma döndüm. Ama büyük bir hata yapmıştım dostlarım. Bu duruma ne gözlerim, ne lenslerim ne de başımdaki ağrı memnun olmuştu. Gece 1 sularında hata ettiğimi ve bir nebze olsun ekranlardan uzak kalıp uyumam gerektiğini anladım. Bilgisayarımı ve telefonumu kapatıp uzak bir köşeye bıraktım. Işığımı kapatıp ufak bir masa lambası loşluğunda bir süre uzandım. Baktım uyuyamıyorum bari kitap okuyayım dedim. Hem uykumu getirir hem de ekranlardan uzak kalmış olurum... E kısa ne okuyabilirim diye düşünürken kitaplığımın kenarındaki minik Kafka- Dönüşüm'e takıldı gözüm. (Burada Gregor Samsa için ufak bir saygı duruşuna davet ediyorum herkesi.) Alıp sakin sakin okumaya başladım ve o da ne!!??? Kitabı bitirmişim SAAT 3 OLMUŞ ve başım iki katı ağrıyorr!!

Allahım ne yapsam ne yapsam diye yatakta düşünürken dedim karanlıkta hafif bir klasik müzikle yatayım. Masa lambasını kapatıp ve o karanlıkla da tatmin olmayıp göz bandımı takıp uzandım. 1 saatlik klasik müzikle uzanmamdan da hiçbir sonuç alamadım. Saat 4 olmuştu ve hala başımda lanet bir ağrıyla yatakta bir o yana bir bu yana yuvarlanıyordum. Dedim acaba başım açlıktan mı ağrıyor??? Gecenin 4'ünde kalkıp bir sandviç hazırladım ve onu yedim. Derken yarım saat de böyle geçti. Bir şeyler izleyeyim vakit geçsin diyip saçma sapan eski izlediğim dizilerden rastgele bir bölüm açıp göz bandımla karanlıkta yatmaya devam ettim. En azından diziyi dinlerken uyurum belki demiştim ama bir baktım ki hava aydınlanıyor!!!

Ne yapacağımı şaşırmıştım artık ve o an umursayamayacak kadar yorulduğum için her şeyi saldım. Uyumaya çalışmadım. (Çarşamba ve Cuma benim boş günlerim. Doğal olarak yapacak hiç işim yoktu.) Sadece uzandım. Sakince yattım. Öyle boş boş saatlerce yatmışım ama sabah 8.30 gibi sızmışım sonunda. Vücudum uykusuzluğa daha fazla dayanamamış. Ama o ağrıyla sabahlamam beni mahvetti. 15.30 da uyandım ve kendimi bir türlü toparlayamadım.

Böylece zor bir geceden ağrı kesici içmeyerek ben galip çıktım dostlar! Zamanında şeker gibi ilaç içtiğim için şu an bütün ilaçlara karşıyım. Ve içmedim! Galip benim! ZAFER BENİMMM!

Dönüş yazısı olsun bu da. En kısa zamanda görüşmek dileğiyle. Arivederçi^^ (Öz)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder